“DÜNYANIN EN KORKAK HAYVANI” KARŞINIZDA…
Siz hiç bir vombatın hikayesini okudunuz mu? “O da ne?!” dediğinizi duyar gibiyim. Eğer henüz bu dünyanın en sevimli hayvanları listesinde çoktan yerini alan vombat ile tanışmadıysanız Caner Sarıoğlu’nun Timaş Çocuk’tan çıkan yeni kitabı buna vesile olsun. “Dünyanın en sevimli hayvanlarından” demiştim değil mi, peki ya “Dünyanın en korkak hayvanı” da desem? Bunu, Sarıoğlu’nun çocuklar için yazdığı komik ve pek eğlenceli kitabından öğreniyoruz!
YAZI: NİLÜFER TÜRKOĞLU
nilufer@ajandakolik.com
Yaklaşık bir metre uzunluğunda, kısa kuyruklu tombul memelilerden vombatların dünyasına hoş geldin, sevgili okuyucu! Avustralya’da yaşayan bu hayvanlarla ilgili ne kadar çok şey biliyorsun bilmiyorum ama onun yerin altında yaşadığını ve koalalarla aynı familyadan olduğunu hemen söyleyeyim! Ah bir de kakalarının küp şeklinde olduğunu… Ama kitabımızda bunlarla ilgili değil. Bunlar, sen eğer vombat nedir, nerede, nasıl yaşar diye merak edersen açıp öğreneceğin bilgilerden ki bence biraz araştırmanı sana öneririm!
Yazar Caner Sarıoğlu, yine Timaş Çocuk’tan çıkan Faruk serisinden sonra yeni kitabı “Dünyanın En Korkak Hayvanı”nda vombatların asıl başka ilginç özelliğini ön plana çıkararak yepyeni bir hikaye yaratmış! İrem İnan Yılmaz’ın çizimleriyle hayat verdiği bu macera, korkunca bayılan (gerçekten de!) bu hayvanın doğada yaşadığı zorbalıklara inat cesaretini toplayarak kahramanlığını anlatıyor.
KİM DEMİŞ DÜNYANIN EN KORKAĞI DİYE!
Kitap, vombatın biltmek bilmeyen sorularıyla başlıyor. Ve o, tüm bu soruların ışığında “Bilim Vombatı” olmanın hayallerini kuruyor, kütüphaneye gidip kitaplar ödünç alıyor. İlk deneyini yapma sırası geldiğinde de kolları sıvıyor. Deneyde kullanması gereken balonu şişiriyor, portakalın kabuğunu pençesiyle ayırıyor. Elindeki kabuğu balona doğru sıkıyor. Ve sonra güüüüm! Vombat’ın kendi de dahil anne ve babası bayılıyor. Çünkü çok korkuyorlar!
Yeni deneyler için başını topraktan çıkarıp yeryüzünde bir tur atmaya karar verdiğinde doğadaki “dostlarla” karşılaşıyor. Aslında onların vombat için dost olduğunu söylemek belki de pek doğru olmaz! Ne filler arkadaş canlısı ne de aslanlar! Tek yaptıkları vombatın ne kadar korkak olduğunu söylemek! Çünkü bir filin hapşurmasıyla ödü kopan küçük vombat, yine bayılıyor. Aslanın kükremesini duyar duymaz da yine aynı şey olmasın mı!
Yeryüzü turu pek de istediği gibi gitmeyen kahramanımız yılgın bir şekilde eve dönüyor ve bir süre dışarı çıkmama kararı alıyor. Hayvanların kendisiyle alay etmesi çok zoruna gittiğinden kendini eve kapıyor. Ta ki arkadaşı kirpicik yanına gelip de o haberi verene kadar! Neeee, yavru aslan ağaçta mahsur mu kalmış! Ormanların kralı anne aslan, yavrusuna yardım edemiyor muymuş! Bizim vombat hemen harekete geçmeli! Her ne kadar arkadaşı kirpicik bunu gönülden istemese de vombatın yardımseverliğiyle o da arkadaşıyla birlikte yollara düşüyor. Artık tek bir amaçları var, yavru aslanı kurtarabilmek! Peki sonra ne oluyor dersiniz?
Caner Sarıoğlu’nun kaleminden, okumayı sevdiren ve ilham veren bu hikaye, yavru vombat ile birlikte, bilimin ve eğlencenin sınırlarını zorlayan komik, eğlenceli ve bir o kadar da sıra dışı… 6 ve 7 yaş için önerilen “Dünyanın En Korkak Hayvanı”, bizim coğrafyamızda yaşamayan ve çok da bilinmeyen bir hayvanı tanımak için de merak uyandırıcı! Yer altında başlayıp yeryüzüne ulaşan bir yolculuğun beklenenden çok daha macera dolu hikayesi, “Dünyanın En Korkak Hayvanı”nın da bir seri olup olmayacağını akıllara getiriyor. Belki minik vombatımızın bilim ve macera aşkıyla daha nice keşif yolculuklarını okuma şansı elde eder, çocuklar… Olmaz mı!