ÇOCUKLARA İLHAM VERECEK 100 TARİHİ KARAKTER “KAHRAMANLAR ATLASI”NDA
Cesaret, zeka ve yaratıcılık… Hepsinin kuşkusuz en büyük ortak özelliği. Ve hepsinin bu kitapta yan yana gelmeleri hiç de rastlantı değil. Tarihe damgasını vuran 100 insan. Dünyaya iz bırakan ve hepimize ilham verenler onlar. Okuyacaklarınız sıradanmış gibi görünen ama aslında hiç de sıradan olmayan hayatların hikayesi. “Kahramanlar Atlası”, Bob Dylan’dan Emily Dickinson’a, Marie Curie’den Coco Chanel’e, Voltaire’den Hayao Miyazaki’ye uzanan bir insan atlası… Kimini zaten tanıyor, biliyor ve belki de çok seviyorsunuz kimiyle ise ilk defa el sıkışacaksınız. Sevgili okur, “Kahramanlar Atlası”, ara sıra açıp okuyacağınız, çocuklarınıza miras bırakacağınız, belki biraz klişe ama tam bir baş ucu kitabı. Bana güvenin…
YAZI: NİLÜFER TÜRKOĞLU
nilufer@ajandakolik.com
İtalyan gazeteci yazar Miralda Colombo’nun çocuklar için kaleme aldığı, grafik tasarımcı Ilaria Faccioli’nin resimlediği “Kahramanlar Atlası”, artık İthaki Çocuk Kitaplığı’nda… Bu, öyle bir kitap ki bakmayın çocuklar için olduğuna… 7’den 70’e herkese ilham verecek hem büyülü hem eğlenceli kocaman bir kitap! Orijinal adı “Vite Straordinarie” olan kitabı düz bir çeviriyle çevirecek olursanız tam olarak karşılığı “Olağanüstü Hayatlar” iken İtalyanca aslından Türkçeye kazandıran çevirmen Burçe Kaya, “Kahramanlar Atlası” ismini vererek fark yaratmış. (Eğer yayınevi isim konusunda katkıda bulunmadıysa…) Ne demiştik başta, cesaret, zeka ve yaratıcılık! İşte bu yüzden çevirmeni ayrıca kutlamak gerek. Hem ilgi çekici ve merak uyandırıcı bir başlık yaratmış hem de klişe bir isimle parlaması mümkün olmayan kitabın pazarlanması konusunda doğru hamlede bulunmuş. Hay aklına sağlık!
Gelelim tüm zamanların en sevilen animasyoncusu ve aynı zamanda manga sanatçısı, yaşayan dev Hayao Miyazaki ile açılışını yapan “Kahramanlar Atlası”na…Öncelikle kahramanların altı gruba ayrıldığını söylemeli: “Sanatçılar, Dahiler, Yazarlar, Bilgeler, Cesurlar, İleri Görüşlüler”. Bugüne kadar derlemesi yapılan tüm o kitaplardan farklı, öyle değil mi? Bu ayrımlar bile okuru, kitabın diğer sayfalarına bir an önce bakması için ateşliyor. O zaman açılsın sayfalar ve kim kimdir, ne nedir gelin biraz turlayalım…
“TANIŞTIĞIMIZA MEMNUN OLDUM, BEN…”
Ne demiştik, Hayao Miyazaki! Japon sinemacıyı sevenler beri gelsin, tabii hiç tanımayan adını sanını bilmeyenler de! O vakit sizi Japon anime kültürüyle biraz tanıştırma zamanı! Üstelik kendi ağzından… “Hayal kurmayı ve ayaklarının yerden kesilmesini seven bir çocuktum. (…) Herkese hayat boyu arkadaşlık edecek filmler yaratmak için çocukluk anılarıma, içimdeki cennete geri döndüm.”
Tıpkı Miyazaki’de olduğu gibi yazar, kitap boyunca tüm kahramanları birinci tekil kişi anlatımla, kendi ağızlarından kendi hikayelerini aktararak küçük okurla samimi bir diyalog yakalamaya çalışıyor. İyi ki de öyle yapıyor. Hep okumaya alışık olduğumuz üçüncü tekil kişi anlatımı yerine tarihe damgasını vuran, dünyaya iz bırakan 100 insanı bu sayede çocuklara yaklaştırıyor, yakınlaştırıyor. Zaten her kahramanın resminin altında ilk şu ifadeyi görüyoruz: “Tanıştığımıza memnun oldum, ben (ya da biz) …
Bir başka sayfada milyonların tanıyıp hayranı olduğu The Beatles grubu var örneğin. Onların hikayesini de yine onların anlatımıyla okuyor, öğreniyoruz. “Sanatçılar” takımı müzisyenlerden, sinemacılardan ve ressamlardan oluşurken yazar Miralda Colombo, yazarları bu sınıfa dahil etmeyerek “Yazarlar” başlığı altında kategorilendiriyor. Japonya’dan Rusya’ya, İspanya’dan Güney Afrika’ya uzanan listede Puşkin de var Cervantes de, Roald Dohl da var J. K Rowling, Pablo Neruda da. Ama bir Nazım Hikmet yok mesela… Oysa dünya şairi değil mi Nazım? Tüm bu isimler arasında en az bir Türk’ü de aramıyor mu bu ngözler?
“Dahiler” grubunda karşımıza çıkan isimlere şöyle bir bakalım… Nasılsa hepsini uzun uzadıya size listeleyemeyeceğim. Ama birkaçından bahsetmekte fayda var. Azeri olduğunu bu kitaptan öğrendiğim satranç ustası Kasparov, ilk gözüme çarpan… Sonra Çin’den Wang Zhenyi var. Onunla yeni tanışıyorum ve öğreniyorum ki Ay tutulmasını keşfeden bir gök bilimci kendisi. Bir kadının Ay’ın tutulmasını keşfettiğini hayal ediyorum, sonra. Müthiş bir şey bu! Ve cehaletime kızıyorum, 41 yaşında ben bunu bilmiyorum!
Bazı isimlere tam bir sayfa bazılarına yarım sayfa ayrılmış. Grupların önce şemasını görüyorsunuz. Böylece o grupta kimler var, resimleriyle ön bir bilgi almış oluyoruz. 100 tarihi karakterin bir yandan hikayesini okurken bir yandan tavsiyelerine de sayfanın en altı kısmında rastlıyoruz. Mesela kendisini bu kitapta görüp atlanmadığına sevindiğim “Pepe” lakaplı Uruguay eski Devlet Başkanı José Mujica onlardan biri. Üstelik onu “Bilgeler” grubunda görmek çok daha sevindirici. Çocukların onu bu kitapla tanıyacak olması ne güzel. O zaman bir tavsiye ondan alalım, ne dersiniz? Ne diyor sevgili Mujica; “Daha iyi yaşamak çok şeye sahip olmak değil, daha mutlu olmak demektir. Mutluluğunuz sahip olduklarınıza bağlı değildir. Kendinizi sevdiğiniz şeylere adayacak zamanınız olduğunda özgürsünüz.”
Her bir tarihi karakterin önemli yılları da var kitapta. Yaptıkları devrimler, başlattıkları yenilikler, kazandıkları ödüller, vs. var. Şimdi de “Cesurlar”a göz atalım mı, ne dersiniz? Yine farklı bir tanımla yeni bir grup karşımızda. Bakalım listeye kimleri uygun görmüş, Miralda Colombo? Bu defa gözüme sinemada filmi de çekilen (Amelia, 2009) ABD’li havacı, yazar Amelia Earhart çarpıyor. Ne yazık ki küçük ama aslında önemli bir tarih tashihin olduğu bölümde (1935 yazılacakken 1235 yazılmış, ey editör.) Earhart’ın kendisini şöyle tanımladığını okuyoruz: “Ben bağımsız ve inatçı bir kadındım, korkunun sadece süpürülüp atılacak bir “kağıttan kaplan” olduğuna inanıyordum. Los Angeles’tan Meksika’ya tek başına uçan ilk pilot oldum.”
Diğer Cesurlar’ı da merak ettiğinize adım gibi eminim. Ama size onlardan bahsetmeyeceğim. Hadi kitabı alana kadar biraz daha merak edin!
Ve pek çoğuyla yeni tanıştığım “İleri Görüşlüler”. Onların neden böyle tanımlandığını, hikayelerini okuyunca daha iyi anlayacaksınız elbette. Örneğin Kenya’nın bağrından çıkan Wangari Maathai ile sizin de tanışmanızı çok isterim. Kendisinden biraz bahsedecek olursam “Ağaçların Annesi” olduğunu söylemeliyim. Ülkesinde küçük kızların okuma yazma öğrenemediği bir dönemde doğayı inceleyerek büyüyor ve Amerika Birleşik Devletleri’nde biyolog oluyor. Hayata bakın! Maathai, Yeşil Kuşak Hareketi’ni başlatan isim olarak da biliniyor. Gerisini siz de benim gibi kitaptan okuyun.
TARİHİ KİŞİLİKLERİ ANLATMAYI SEVEN YAZAR
Özellikle nokta ya da puantiye mi demeli, desenleriyle tanına İtalyan grafik sanatçısı İlaria Faccioli’nin birbirinden sevimli kahraman resimleri de kuşku yok ki “Kahramanlar Atlası”nı bir adım öne çıkarıyor. Ama keşke diyorum, bu kitap da ciltli olsaymış da yıpranma payı hiç olmasaymış. 100 kişinin konuk olduğu ve anlatıldığı böylesine önemli bir çocuk kitabının ciltli olmasını hayal ederdim. Ama elbette ki kağıt maliyetleri yüzünden yayınevinin bunu göz ardı etmek zorunda kaldığını tahmin edebiliyorum. Zaten sanırım orijinali de bu şekilde basılmış. Emeği geçenlerin ellerine sağlık diyelim…
Bu arada aynı yazarın yine İthaki Çocuk’tan çıkan bir başka kitabı “Yenilikleri Tasarlayanlar ve Onların Efsanevi Buluşları”nı da kitap listenize eklemenizi öneririm. Yine olağanüstü fikirleri, yaratıcılıkları ve buluşlarıyla yaşantımıza yön veren tarihin her döneminden ve dünyanın her yerinden pek çok kadın ve erkeğin hikayesini okuyacağınız bu kitap da yine ilham verici kişilerle tanışmamıza vesile…
Yazarlık hayatına ilk olarak çocuklar için yemek kitabı yazan (henüz Türkçeye çevrilmedi) Miralda Colombo, görünen o ki tarihi kişilikleri listelemeyi ve onların hikayesini anlatmayı çok seviyor. Keşke Türkiye’den de yazacağı isimler olsaydı. Kitabında görmeyi çok isterdim.