İŞ KÜLTÜR’DEN YENİ BİR DİZİ: “GENÇ YETİŞKİNLERLE DÜŞÜNMEK”
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın yeni dizisi “Genç Yetişkinlerle Düşünmek”, ilk 5 kitabıyla 18 yaş ve üzeri okurlara yaşamları üzerine düşünme becerisi kazandırmayı, onları felsefi sorularla ve kavramlarla donatmayı amaçlıyor. Dizi, Kağan Kahveci’nin çevirisiyle, genç okurlar için ilgi çekici başlıklarla, zengin felsefi referanslarla ve renkli illüstrasyonlarla hazırlandı.
Varoluşumuz sorularla doludur ve bunların herkes için geçerli, hazır cevapları yoktur. Peki eğer düşünmeyi öğrenemezsek tüm bu sorularla tek başımıza nasıl başa çıkabiliriz?
Her Şey Mutlu Olmak İçin mi?
Mutluluk hem bireysel hedefimiz hem toplumsal projemizdir. Her birimizi mutlu eden şey gizemlidir ve kişiye özeldir ama mutluluk topluca oluşturduğumuz insanlığımızın da bir arzusudur. Peki, bireyler kendilerine özgü mutluluk anlayışlarıyla bir arada yaşayabilir mi?
Okumak Neye Yarar?
Okumak neye yarar? Okuma sırasında hangi zihinsel ve duygusal işlemler iş başındadır? İnsan yeni teknolojilerin sunduğu eğlenceli birçok uğraşa kıyasla yavaş ve bıktırıcı görünebilen okuma etkinliğine kendini neden zorlasın ki? Okumanın kaçış olduğu söylenir. Fakat okumak her şeyden önce kim olduğumuz üzerine, içinde yaşamak istediğimiz toplum üzerine düşünmek için bir fırsat değil midir?
Hayal mi Görüyorsun Sen?
Hayal ederiz durmadan, gerçeklikten kaçıp düşüncelerimize sığınırız, yeni projeler tasarlarız, kurgu eserlere dalarız. Ama hepimiz mutlaka bize şöyle dendiğini duymuşuzdur: “Hayal mi görüyorsun sen?”
Hayal gücü uzun zaman yanılsama yaratan bir yeti olarak görüldü ama yine de yapıp etmelerimize yön vermeyi hep sürdürdü. Hayal gücümüz olmasaydı nasıl kendimizi eğlendirebilirdik, arzularımızı nasıl kafada canlandırarak gerçekleştirebilir, duygularımızı ve hislerimizi içimizde sınayabilirdik? Yaşamsal seçimlerimize yön verebilir, belli durumları başımıza gelmeden öngörebilir miydik?
Herkes Aynı mı? – Moda ve Özgürlük
Moda nedir? Toplumsal bir olgu mu, bir yaşam tarzı mı, endüstri mi, bir ekonomi mi, bir sanat mı? Başkalarını taklit ederek uyum sağlamakla mı yoksa kalabalığın arasından sıyrılmakla mı ilgilidir? Ben ve başkaları, şimdiki zaman ve tarih, kısıtlılık ve özgürlük arasında daimi gerilim halinde bir dil olarak moda, her şeyden önce, kim olduğumuzun, güçlü taraflarımızın ve zayıflıklarımızın yansımasıdır.
Halimiz Ne Olacak? – Teknoloji ve Yarının İnsanı
Akıllı telefonlar, internet, biyoteknoloji, robotik, mikrocerrahi… Artık sadece dünyayı veya yaşam koşullarımızı değil, insanın kendisini dönüştürmekten bahsediyoruz. Yeni teknolojilerin olumlu etkileri ve riskleri nelerdir? Yarının insanı, üstün yeteneklerle ve hibrit bir beyinle donatılarak “artırılmış” bir insan mı olacak? Yoksa hayatımıza anlam veren kırılganlığımızdan ve ölümlülüğümüzden mahrum bir “azaltılmış” insana mı dönüşecek?