BELKİ KÖYE BİRİ GELİR, HAYALLERİMİZİ ALIR, GERÇEKLEŞTİRİR
Her taşın altından çıkan üç kafadar: Zeynep, Fatoş ve Cihan. Küçük bir köyde yaşadıklarına bakmayın. İmkanları sınırlı da olsa hiçbir yere sığmayan kocaman hayalleri var. Iğdırlı fotoğraf sanatçısı ve coğrafya öğretmeni Mehmet Özcan’ın kaleme aldığı, illüstratör Tuğçe Karaburçak’ın resimlediği “Hayallere Uçuran Kanatlar”, arkadaşlık, cesaret ve hayal kurmanın önemi üzerine kurgulanmış, samimiyetini daha ilk satırlarında hissedeceğiniz yüreği sarıp sarmalayan bir kitap.
Yazı: Nilüfer TÜRKOĞLU
nilufer@ajandakolik.com
Uzun zamandır bir köy hikayesi okumamıştım çocuk edebiyatında. O yüzden Timaş Çocuk’tan incelemesini yazmak için seçtiğim “Hayallere Uçuran Kanatlar“ı okurken şehir hayatının içine sıkışıp kalmış hayatlardan biraz olsun uzaklaşıp hiç gitmediğim Iğdır’daki bir köyde yaşayan çocukların yaşamlarına konuk olmak ruhumu alıştığım kalıplardan biraz olsun çıkarmış oldu. Sonra Mehmet Özcan’ın bol bol Iğdır’daki hayatı fotoğrafladığı müthiş kareleri keşfettim Instagram hesabında. Meğer Özcan, binlerce kişinin takip ettiği etkileyici fotoğrafları ve videolarıyla zaten çok uzun zamandır Iğdır’ı anlatıyormuş.
“Hayallere Uçuran Kanatlar” da Özcan’ın çocuklara hayaller hediye ettiği ilk çocuk kitabı. (Daha önce Timaş İlk Genç’ten Gizemli Öğretmen isimli bir kitabı yayımlanmıştı.) Ve bu kitapta memleketi Iğdır’ın izlerine rastlarken aslında bir yandan yarattığı Mehmet abi karakteriyle kendi hayatından ilham aldığı fikrine kapıldım.
En büyük hayali uçmak olan Zeynep’in ağzından dinlediğimiz bu hikayede, köyde okula gitmenin dışında tarlada çalışan, inekleri otlatan ve bunun gibi türlü sorumlulukları olan çocukların yaşadıkları zorluklara rağmen kurdukları hayallerle buluşuyoruz.
KOCAMAN BİR YARDIM ELİ
Köylerinde okul olmadığı için başka bir köye giden çocukların bir gün okulun girişinde dağ gibi kolilerle karşılaşmasıyla dünyaları bir anda değişir. Mustafa öğretmenleri, köy okulu olduğu için okulun eksiklerini arkadaşı Mehmet ile paylaştığını ve onun da çocuklara yardımcı olmak istediğini anlatır. Kolileri heyecanla açan öğrenciler, hem güler hem şaşırır. İçlerinde neler yoktur ki… Rengarenk kalemler, çeşit çeşit defterler, acayip şekilli silgiler ve boy boy cetveller… Başka başka? Çikolatalar veee ayakkabılar! Bir köye yetecek kadar ayakkabı! Cihan’ın şu sözleri aslında her şeyin özeti gibidir: “Bu ayakkabıları ayağıma giyip ziyan mı edeyim yani? Ben onu çantamda taşıyacağım.”
Zeynep’in gözü ise köşede henüz açılmamış koliye takılır. Koliyi açınca içinde bir sürü dergi olduğunu fark eder. Sanattan spora, sağlıktan havacılığa pek çok konuyla ilgili bir sürü dergi. Ve çocuklar, ilgi alanlarına göre dergileri alıp okumaya başlar.
Cihan sporcu olmak ister, Zeynep uçmak, Fatoş hayvanların sağlığıyla ilgilidir, Lavin resimle, sanatla… Köyde sınırlı imkanlarla yaşayan ama yine de düşlemekten vazgeçmeyen çocukların hayallerine kavuşması için öğretmenleri Mustafa da arkadaşı Mehmet de ellerinden geleni yapar. Tam 15 yıl sonra Mehmet abinin okula çocukları ziyaret ettiği o günden tam 15 yıl sonra tüm bu çocukların artık hedefleri vardır.
ZEYNEP’İN KÖYÜNÜ GÖRMEK İSTERSENİZ EĞER…
Iğdır’ın bu minicik köyüne kısa bir yolculuk yapmaya ne dersiniz? Kitabın son sayfalarında okuru tatlı bir sürpriz bekliyor. Zeynep’in köyünü yukarıdan görme hayalini nasıl gerçekleştiğini görmek isterseniz “Hayallere Uçuran Kanatlar”ın sayfalarını mutlaka karıştırmalısınız. Mehmet Özcan’ın, Timaş’ın “İyi ki kitaplar var” sloganını bir kez daha doğrular nitelikteki hikayesine eşlik eden Tuğçe Karaburçak’ın birbirinden sevimli resimleriyle “Hayallere Uçuran Kanatlar”, köy okullarında eğitim gören çocukların hayatını biraz da olsa öğrenebilmek, anlayabilmek, fark edebilmek için küçük okurları bekliyor. Aynı zamanda Timaş Çocuk’un “Umutlu Kitaplar” listesinde de yer alan “Hayallere Uçuran Kanatlar”, çocukların hayallerini gerçekleştirmeleri için emek sarf eden tüm güzel insanların varlığını hissetmemiz için de iyi bir örnek. Tıpkı köy çocuklarına yeni ayakkabılar temin etmek için çıktığı yolda tek başına bir iyilik ordusu kuran bu kitabın yazarı Mehmet Özcan gibi. İyi ki kitaplar ve iyi ki güzel insanlar var… Hayalleri gerçek kılmak için.