Bizim Joan Baez’imiz Banu Kanıbelli’den “Tutulma”
Pazar gününe sakladım ben “Tutulma”yı. Gökyüzünde bir kutsal ışık gibi kocaman parlayan Ay ha tutuldu ha tutulacak derken Banu Kanıbelli’nin geçtiğimiz cuma günü çıkan üç şarkılık EP’si “Tutulma”yı dinledim uzun uzun… Bazen üç şarkıyı dinlemek hiç de kısa sürmüyor çünkü…
Nilüfer Türkoğlu
Şimdiye kadar “Kara”, “Başka Dünya Yok”, “Bu Rüzgar”, “Lobna’nın Şarkısı”, “Yer Gök” albümlerine ve “5 Silahşörler” orjinal film müziklerine imza atan Banu Kanıbelli’yi yakın zamana kadar çok iyi tanımıyordum. Geçtiğimiz aylarda “Fridays For Future” gençleriyle birlikte seslendirdiği ve müziğini bestelediği “Dünya Evim Yanıyorsa” şarkısını dinleyip çok severek onunla yaptığım söyleşide tanıma şansı yakaladım. Sonra aramızdaki bağ, yüzlerini görmeden de birbirini anlayıp sevebilen iki insanın arkadaşlığına dönüştü.
“Tutulma”, Kanıbelli’nin son çalışması; dünyanın tutulma hali için yazdığı şarkılardan oluşan üçlü bir EP olarak karşımıza çıkıyor. Ay Konuşması, 9 ve Yıldız Tozu, hem sanki birbirinden bağımsız üç şarkıyı temsil ediyor hem de birbiriyle içten içe bağlı sözleri, hisleri içinde barındırıyor.
“Ay Konuşması”, kulağa oldukça romantik gelse de aslında bir bakıma derdine derman arayan bir şarkı… “Ben tutuldum, ay, sevdiğim / İçi dışa ermişim / Yakamozlar döne dursun / Seni dinlemeye geldim” Ağustos böceklerinin sesleri fonda sanki, bir yaz sonu şarkısı gibi, sadece gecenin şarkısı…
Yine sözlerini ve müziğini Kanıbelli’nin kendisinin yazıp bestelediği “9” ise EP’nin hiç kuşkusuz en dikkat çekici şarkısı. Şarkı, George Floyd cinayeti ile ABD de başlayıp dünyanın pek çok ülkesinde ses bulan eşitlik ve adalet talebinden yola çıkıyor: “Asfalt üstünde / Dizin altında / Her bastırışta / Gömülen insan / Nefes alan” Şarkının ismi olan 9, Amerikan polisinin Floyd’u 9 dakika boyunca ayağıyla nefessiz bırakmasını temsil ediyor. “9 dakika 9 yıl ya da (…) / Ne farkı var? Biten hayat! “
“Yıldız Tozu” ise sanki Ay Konuşması’ndan sonra yine gökyüzünden gelen şefkatli bir konuşma niteliğinde.
EP’de emeği geçen bir diğer isimse Bajar ve Kam gruplarından besteci, gitarist, prodüktör ve eğitmen Cansun Küçüktürk. Müziklerin düzenlemesinde Banu Kanıbelli ile birlikte çalışmış ve projenin sampling, kayıt, mix ve mastering süreçlerini üstlenmiş.
Özellikle “9” şarkısında Banu Kanıbelli’nin sesine iyiden iyiye kulak kesilirken Joan Baezvari bir havası olduğunu fark ettim. Sesindeki bazı tınılar beni “Diamonds And Rust” şarkısına götürdü. Baez’in şarkılarına da aksettirdiği topluma duyarlı tavrı ve protest duruşu, Kanıbelli’nin müziğinde de kendini gösteriyor. Tıpkı Baez gibi elinde gitarı, yalnızca bir kadın olarak değil insan olarak dünya dertlerini, yüklerini müziğe taşıyor, insanlara ulaştırıyor. Doğaya, insana düşman bir zamanda şarkılarıyla ses oluyor, çoğalıyor, çoğalıyor…
“Tutulma”, Ada Müzik’ten çıktı. Keşfedin…
Banu Kanıbelli: “İnsanoğlunun doğru olanı seçme kapasitesine güveniyorum”