“BİR VARLIKMIŞ BİR YOKLUKMUŞ” KİTABININ YAZARI MURAT MOROĞLU: “VARLIKLARA SAHİP OLDUĞUNUZDA YOKLUKLARA HAZIRLIYORUZ KENDİMİZİ”
Çocuk edebiyatının en yaratıcı bulduğum yazarlarından biri Murat Moroğlu. Onun bavulu hep dopdolu ve rengarenk! Zıtlıklar üzerinden çocuklara hayal kurmayı, keşfetmeyi, yaşamı anlamlandırmayı anlattığı son kitabı “Bir Varlıkmış Bir Yoklukmuş” Timaş Çocuk etiketiyle henüz çıktı. Dumanı üstünde tüten kitap, Esra Uygun’un sihirli desenleriyle bütünleşirken okura varlık ve yokluk kavramlarını ustaca anlatıyor. Moroğlu ile yazın hayatının en ilgi çekici kitaplarından biri olan “Bir Varlıkmış Bir Yoklukmuş”u konuştuk.
Söyleşi: Nilüfer TÜRKOĞLU
nilufer@ajandakolik.com
“Bir Varlıkmış Bir Yoklukmuş” daha ilk anda ismiyle merak uyandıran bir kitap. Sayfaların henüz başında bunun farklı bir kitap olduğu da anlaşılıyor zaten. Öncelikle bu kitabın yalnızca çocukların dünyasına değil ebeveynlere, yetişkinlere de bir ses ve yol olduğu düşüncesindeyim. Ne dersiniz?
Katılıyorum bu yorumunuza. Ben nitelikli çocuk edebiyatının aynı zamanda yetişkinler için de olduğunu düşünüyorum. Nitelikli kitapların temel özellikleri arasında “bireyin yaşı ve statüsü ne olursa olsun onu yaşama hazırlama” ilkesi vardır. Bu ilkeyi göz önüne alarak Bir Varlıkmış Bir Yoklukmuş’u kaleme aldım. Çünkü yaşamı duyularıyla, neden sonuç ilişkisi içinde ve yaparak-yaşayarak keşfetme süreci hemen her yaş bireyinin özellikleri arasındadır. Bir Varlıkmış Bir Yoklukmuş’ta kahraman bu yönde sürecini ilerletir. O kahraman aslında yaşamdaki herhangi biri. Biraz siz; biraz o; biraz herkes benim için.
“BAZEN YAŞAMDA KENDİMİZİ ÇOK ÖZEL VE GÜÇLÜ HİSSEDERKEN BİRDENBİRE HİÇ HİSSEDERİZ”
Her ne kadar kitabın adı masalların başlangıcını anımsatsa da bir masal değil bu, bir rehber ama aynı zamanda felsefi alt metni olan da bir oyun diye düşündüm hep okurken… Çocukların dünyasına sorularla giren, merak ve keşfetmeye yönelten bir çalışma gibi bir diğer yandan… Bu kitabı yazma fikri ne zaman, nasıl ortaya çıktı?
Metnin ilk ortaya çıkışı yaklaşık 4 yıl öncesine dayanıyor. Aslında bu çalışma iki buçuk yıl önce okurla bulaşacaktı ancak bazı sorunlardan dolayı bu zaman kaldı diyebilirim. Metin kendimi, yaşamımı ve ilişkilerimi sorguladığım bir süreçte yazıldı. Varlık ve Yokluk kavramlarını bir çember gibi düşünüyorum. Varlıklara sahip olduğunuzda aslında onları tüketmeye bir anlamda Yokluklarına hazırlıyoruz kendimizi. Aynı zamanda bunun tersini de düşünebilirsiniz. Bireyin yaşamında Yokluk süreçlerinin başlaması bir süre sonra Varlıklara yer açmak anlamına geliyor. Kitapta “farkında olarak anlamlar oluşturan bireyler” varlıklarına sahip olmuş ve o varlıkların -buna her şeyi ekleyebilirsiniz- önemini bilerek yaşayan bireylerdir. Bu anlamı, bir kez de bu şekilde çocukların anlam dünyalarına katmak istedim. Amacım bu farkındalıkla yaşam süreçlerine destek olmaktı, çocukların. Bazen yaşamda kendimizi çok “güçlü ve özel” hissederken birdenbire “hiç” hissederiz. Önemsizmişiz gibi ilişkilerimizi yaşarız. Bu anlar kendimizi kaybettiğimiz ya da yokluk an’larımız diye düşünürüm. Bu düşünceler bu metnin temeli diyebilirim.
“Bir Varlıkmış Bir Yoklukmuş”ta kavramlar, keşfetme, hayal kurma, yaşamak farkındalık kazandırma ve anlamlandırma basamaklarıyla sırayla verilerek çocukların bu konuda düşünmesini sağlamaya çalışıyorsunuz bir hikaye anlatıcısı olarak. Bu sırayı nasıl belirlediniz?
İnsanın doğumuyla ilişkili bir sıra. Doğduğumuz andan itibaren yaşamı keşfediyoruz farkında olarak ya da olmadan. Keşfetmek bizdeki merakın, sorgulamaların, hayal kurmanın ve elde edebildiklerimize anlam yüklemenin ilk adımı. Ama içinde yaşadığımız; aile, mahalle, eğitim ve ekonomik sistem gibi her türlü sistem bireyin bu gelişimlerine olumsuz etki ediyor gibi. Bu sistemleri var eden ve işlemesine neden olan yetişkinler bu anlamda kendilerini sorgulamalılar bence. Ancak o yetişkinler bir zamanlar çocuklardı. Ve şimdiki çocuklar da bir süre sonrasının yetişkinleri dolayısıyla keşfetmek, hayal kurmak, farkındalık kazanma ve bunun anlamlandırılması bir süre sonra estetik yetişkin bireyleri ortaya çıkaracaktır. Gelecekteki yetişkin toplumun daha estetik daha bilinçli olmasının yolu şimdiki çocuklardan geçiyor. Buna az ya da çok katkı yapmak istedim Bir Varlıkmış Bir Yoklukmuş’la. Aslında bu amaç ya da hayal bu sırayı belirledi diyebilirim.
Kitap, “O Kim?” sorusu ile başlayarak pek çok bölümden oluşuyor ama kitabın aslında iki hatta üç ana temel bölümden oluştuğunu söyleyebilir miyiz; biri; bavulun dolu olduğu “varlıkmış”, diğeri bavulun boşaldığı “yoklukmuş” bölümü ve üçüncüsü bavulun yeniden dolduğunu son bölüm. Bavulu açalım mı şimdi biraz?
Bu soruyu cevaplamak için kitaplarımı yazmaya başladığımda notlar aldığım defterimi açtım. Ve tam olarak şunları not almışım:
1.Bölüm
- a) Yaşam
- b) Bireyin Duyuları
- c) Hayaller
- d) Anlam Oluşturma
2.Bölüm
- a) Yaşam
- b) Duyuların Yok Oluşu
- c) Hayallerin Kurulmadığı An’lar
- d) Olumsuzlukların Oluşturduğu/Oluşturamadığı Anlamsızlıklar
- e) Umudun Varlığı ya da Bavulun Anlamlarla Yeniden Dolmaya Başlaması
Şimdi bu özel notları okurla paylaşmayı önemsiyorum. Tabii ki bu çatı elzem değildi. Değişti ve dönüştü ama bu çatı eserin kendini tamamlayabilmesi için önemliydi. Aslında sizin soruda belirttiğiniz bölümlerle çok farklı değil. Kendi anlamınızı çıkarmanız beni çok mutlu etti, bunu belirtmeliyim.
“NİTELİKLİ ÇOCUK EDEBİYATI, YAŞAMA VE PROBLEM SÜREÇLERİNE YÖNELİK OLASILIKLARI GELİŞTİRMEK İÇİN VAR”
Siz “bavul”ları seviyorsunuz. Yaratıcı Drama ve Nitelikli Çocuk Edebiyatı üzerine atölye çalışmaları ile yazıları olan ve “Bir Bavul Kitap” ismi altında öğretmen, ebeveyn ve çocuklarla Nitelikli Çocuk Edebiyatı söyleşisi gerçekleştiren bir edebiyat öğretmeni ve yazar olarak “Nitelikli Çocuk Edebiyatı” tanımlamasını sizden biraz daha açmanızı istesem…
Nitelikli Çocuk Edebiyatı, çocuğun anlam ve düş evrenini geliştiren, sorgulatan ve onun değişime ve dönüşüme açık olmasını sağlayan; görsellerle de bu sürece olumlu katkı yapan metinlerin olduğu bir sanattır. Bireyin yaşam sürecinde neden sonuç ilişkisi kurmasına, kendini tanımasına ve ifade etmesine, duyarlı olmasına yollar açan bir alandır. Yaşama ve problem süreçlerine yönelik olasılıkları geliştirmeyi önemsiyorum. İşte nitelikli çocuk edebiyatı eserleri de bunun için var bence.
İllüstratör Esra Uygun ile daha önce “Yola Düşmek kitabınızda da birlikte çalışmıştınız. Benim de yıllardır tanıdığım Uygun’un büyülü ve bir o kadar fantastik çizimleri hikayelerinize iyi birer eşlikçi. Yazı ve çizim uyumunu nasıl değerlendiriyorsunuz genel olarak?
Çizeri kitabın diğer bir yaratıcısı olarak görüyorum. Kitap sadece yazarın değil. Çizerin, editörün, yayın yönetmeninin, grafik tasarımcısının ve yayınevinin tüm emekçilerinin bence. Tüm bu bileşenlerle uyumu yakalamak önemli. Bunun içinde dinlemek, önemsemek ve değer vermek yetiyor. Esra ile iyi bir iletişimimiz var. Dinleriz, öneririz. Ama en önemlisi de kendi alanlarımıza saygı duymamız. Birbirimize güveniyoruz da. Ben metni ona gönderdikten bir süre sonra arar beni ve metnin üzerine uzun uzun konuşuruz. Notlarını alır. Sonra bir sayfanın çizimini gönderir. Yeniden konuşuruz ve birbirimizi anlamaya çalışırız. Sonrasında da çizer artık. Arada birkaç sayfayı ya görürüm ya da görmem. Bitince görürüm ve gözlerim dolar. Onunla çalışmanın keyfini yıllar geçtikçe daha da çok hissedeceğimi biliyorum. Çocuk kitapları için ülkemizdeki önemli değerlerden birisi. Bir çalışmada daha birlikte yol alır mıyız bilmiyorum ama onun sürekli çizmesini ve çizimlerine bakmayı çok istiyorum diyebilirim.
Instagram hesabınızda sıkça okuduğunuz çocuk kitaplarını paylaşıyor ve öneriyorsunuz. Son dönemde en favori kitaplarınızı Ajandakolik okurları için de paylaşır mısınız?
Seve seve… Çok etkilendiğim kitaplar oluyor. Kitap bitiyor ve ben birkaç gün yeni bir kitaba başlamak istemiyorum. O kitapla, kahramanlarla bir süre daha yaşamaya devam ediyorum. Yaşama devam ettiğim kitaplar;
Gölge, Tudem Yayınları
Bir Tür Kıvılcım, Timaş Yayınları
Duvarın İçinden, Hayalkurdu Yayınları
Babamı Beklerken, Kırmızı Kedi Çocuk Yayınları
Olabildiğince Mutlu, Çınar Yayınları
Bu aralar üzerine çalıştığınız ya da not düştüğünüz başka projeler, kitaplar var mı?
Çalışıp bitirdiğim ve birkaç ay içinde Nisan-Mayıs 2022 / Ekim-Kasım 2022 okurla buluşacak olan yeni kitaplarım var. Şu anda da bir metin üzerinde çalışıyorum. Çocuk ve okul sürecine yönelik. İlk uzun soluklu çalışmam olacak. Bakalım zaman neler getirecek!
“FETHİYE’DE “BİR BAVUL ÇOCUK KÜTÜPHANESİ” İSMİNDE BİR KÜTÜPHANE KURMAK İSTİYORUM”
Ajandakolik’in klasik bir sorusu var. Ajandanız ya da not defteriniz var mı, varsa içlerinde neler var?
Her yıl için bir defterim var. Deftere not almayı seviyorum. Atölyelerimi, söyleşilerimi ve kitaplarıma yönelik notlarımı aldığım iki farklı defter kullanıyorum bu yıl. Kitaplarım için ayrı atölyelerim için ayrı… Bu bir alışkanlık oldu yıllardır bende.
Yaşamı anlamlandırmak ve bavulu yeniden ve yeniden doldurmak için Murat Moroğlu neler yapıyor?
Bavul kavramı benim için anlamlı. Yaşamımın geri kalanında anlamlı olmaya devam edecek. Çok fazla hayal kurdum birçok insan gibi. Bazılarını gerçekleştirebildim bazılarının yanından dahi geçemedim. Ama son bir hayalim var. Bir çocuk kütüphanesi kurmak istiyorum. Adı “Bir Bavul Çocuk Kütüphanesi” yeri de belli Fethiye’nin bir köyünde kurulacak. Daha temeline başlamadık umarım kısa sürede başlarız. Bunun için çalışıyor Murat. Yaklaşık bir yıldır Köyceğiz’de yaşıyorum eşim ve oğlumla birlikte. Bahçe işleri, kitap okumak ve çay demlemek günlük işlerim arasında. Farklı zamanlarda farklı sayılarda köpek bakıyorum. Yoldan geçen köpekler oluyor bazen bir yemeklik duruyorlar ve günleri haftalar hatta aylar geçiyor sonrasında. Yürümek de sürekli yaptığım başka bir eylem. Rahatlıyorum…