
CUNDA’DA BİR LEZZET DURAĞI: AYVALIK BALIKÇISI
Kuzey Ege’nin sofra keyfi bambaşka ve çok özel. Şimdi sizi Ayvalık’a, Cunda adasına götürüyoruz. Ege’nin masmavi sularına nazır, zeytin ağaçlarıyla çevrili sokaklarda saklı kalmış lezzet duraklarını keşfetmek isteyenler için Ayvalık, özellikle de Cunda Adası, gastronomi ve tatil severlere eşsiz bir deneyim sunuyor. Ve burada Ayvalık Balıkçısı’nın kapısını çalıyoruz. Nefis mezeleri, ızgarada tütsülenen balıkları, leziz salatalarıyla buyrun Ayvalık Balıkçısı’na…
İstanbul’a sadece birkaç saatlik mesafede yer alan bu Ege cenneti, hem hafta sonu kaçamakları hem de uzun tatiller için ideal bir rota. Kuzey Ege’nin güzeli Ayvalık, Ayvalık’ın incisi Cunda! Ayvalık Balıkçısı ise bölgenin denizden sofraya uzanan taze ve doğal mutfağını ustalıkla sunan en iyi adreslerden biri. Cunda’nın tarihi dokusu ve taş evleriyle bütünleşmiş bu eşsiz atmosfer, her lokmada hissediliyor.
Menüsünde yer alan Ege otlarıyla hazırlanmış mezeler, günlük avlanan balıklar ve geleneksel tariflerle buluşan özel sunumlar, misafirleri gerçek bir lezzet yolculuğuna çıkarıyor.
AĞIZDA UNUTULMAZ LEZZET EGE’NİN MEZELERİ…Ayvalık Balıkçısı’nın vazgeçilmez lezzetleri arasında, Ege mutfağının en sevilen mezeleri başı çekiyor. Zeytinyağlı baklanın limon ve dereotuyla harmanlandığı klasik bir tat olan fava, sofralara hafiflik ve ferahlık katıyor. Deniz kokusunu doğrudan tabağa taşıyan sirkeli ve sarımsaklı deniz börülcesi, doğallığıyla öne çıkarken, közde pişirilerek dışı çıtır, içi yumuşacık hale getirilen ahtapot ızgara, lezzet severlerin favorisi oluyor. Limonla marine edilmiş levrek filetosuyla hazırlanan levrek marin, hafifliğiyle dikkat çekerken, altın sarısı renginde, dışı çıtır çıtır kızartılmış kalamar tava da menünün iddialı tatlarından biri. Tüm bunlara ek olarak, sofraya hem renk hem karakter katan Girit ezmesi, atom, şakşuka ve topik gibi Ege’nin imza mezeleri de her ziyareti keyifli bir gastronomi deneyimine dönüştürüyor.
IZGARADA TÜTSÜLENEN BALIK BİR BAŞKA!
Ana yemeklerde ise denizden tazeliğini koruyarak çıkan çipura, levrek ve lagos gibi balıklar, ustaların elinde ızgarada hafifçe mühürleniyor ya da özenle tuzda pişirilerek enfes bir sunuma dönüşüyor. Dışı çıtır, içi sulu kalan bu özel pişirme teknikleri, balığın doğallığını ön plana çıkarırken, yanında sunulan zeytinyağlılar ve taş fırından çıkan ev yapımı ekşi mayalı ekmekler sofrayı adeta bir şölene çeviriyor. Her lokmada Ege’nin deniz kokusu, zeytinlikleri ve yüzyıllık mutfak kültürü hissediliyor.
Tüm bu lezzetler, Cunda’nın dar sokaklarında gün batımına karşı kurulan masalarda ya da Ayvalık Balıkçısı’nın denize nazır terasında daha da anlam kazanıyor.
İstanbul’a kara yoluyla yaklaşık 4 saatlik bir mesafede bulunan Ayvalık, Ege mutfağına ilgi duyanlar için hem lezzet hem de huzur vadediyor. Tarihi Rum evleri, Arnavut kaldırımlı sokakları, serin esintili akşamları ve doğayla iç içe atmosferiyle Cunda Adası, yalnızca bir yemek rotası değil, aynı zamanda unutulmaz bir tatil deneyimi sunuyor.
Ayvalık Balıkçısı, her mevsim değişen menüsü ve bölgenin doğal ürünlerine olan bağlılığıyla, Ege sofralarının ruhunu İstanbul’a yakın bir konumda yeniden yaşatmak isteyenleri bekliyor.